İdari Gözetim Kararına İtiraz

İdari Gözetim Kararına İtiraz

İdari Gözetim Kararına İtiraz İdari Gözetim Kararına İtiraz İdari Gözetim Kararına İtiraz Dilekçesi: Hukuki Süreci Başlatın Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun 54. Maddesi gereğince, sınır dışı edilme kararı alınan yabancılardan bazıları için valilik veya İl Göç İdaresi Müdürlüğü tarafından idari gözetim kararı verilir. Bu kararlar, kaçma veya kaybolma riski taşıyan, Türkiye’nin giriş veya çıkış kurallarını […]

İdari Gözetim Kararına İtiraz

İdari Gözetim Kararına İtiraz

İdari Gözetim Kararına İtiraz Dilekçesi: Hukuki Süreci Başlatın

Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun 54. Maddesi gereğince, sınır dışı edilme kararı alınan yabancılardan bazıları için valilik veya İl Göç İdaresi Müdürlüğü tarafından idari gözetim kararı verilir. Bu kararlar, kaçma veya kaybolma riski taşıyan, Türkiye’nin giriş veya çıkış kurallarını ihlal eden, sahte belge kullanan veya kabul edilebilir bir mazereti olmaksızın Türkiye’den çıkmayan, kamu düzeni, güvenliği veya sağlığı açısından tehdit oluşturan yabancıları kapsar.

İdari gözetim süresi en fazla altı aydır ve bu süre içinde yabancılar geri gönderme merkezinde tutulurlar. Ancak, sebepler nedeniyle sınır dışı edilemeyen yabancılar için idari gözetim süresi en fazla altı ay daha uzatılabilir.

İdari gözetim altındaki yabancıların durumu her ay değerlendirilir ve idare, gözetimin artık gerekli olmadığına karar verebilir ve yabancıya veya yasal temsilcisine bildirir.

Yabancılar, idari gözetim kararına karşı itiraz edebilirler. Bu itirazlar, idari gözetimi durdurmaz ve yabancılar itiraz sonuçlanana kadar gözetim altında tutulmaya devam ederler.

Sulh ceza hakimliği, yapılan itirazı değerlendirir ve kararını en fazla beş gün içinde verir. Bu karar kesindir ve itiraz edilemez.

İdari gözetim kararı, sınır dışı edilecek yabancılar için alınabilir ve sınır dışı etme kararı ortadan kalktığında idari gözetim sona erer.
 [Adınız Soyadınız] [Adresiniz] [Tarih] İdari Gözetim Kararına İtiraz

[İtiraz Edilen Kurumun Adı] [Adresi]

Konu: İdari Gözetim Kararına İtiraz

Sayın Yetkililer,

Ben, [Adınız Soyadınız], [Doğum Tarihiniz], [TC Kimlik Numaranız] ile açık kimlik bilgilerimle, tarafınızdan verilen idari gözetim kararına itiraz etmek amacıyla bu dilekçeyi sunmaktayım.

İtirazımın gerekçeleri aşağıda belirtilmiştir: İdari Gözetim Kararına İtiraz

[İtiraz Gerekçeleri Buraya Yazılmalıdır. Örnek: Kararın dayandığı delillerin hatalı olduğu, hak ihlali yapıldığı veya hukuki süreçlere uygun olmadığı gibi.]

Bu nedenlerle, tarafıma yöneltilen idari gözetim kararının hukuka aykırı olduğunu düşünmekteyim. İdari gözetim kararının yeniden gözden geçirilerek, tarafımın mağduriyetinin giderilmesini talep ediyorum.

İlgili mevzuat gereği, itirazımın değerlendirilmesi ve sonucun tarafıma bildirilmesi hususunda gereğini arz ederim.

Saygılarımla,

[İmza]

İdari Gözetim Kararına İtiraz Yetkili Sulh Ceza: İtiraz Yapma Süreci

İdari kararına itiraz süreci, hukuki bir prosedürdür ve uygun adımların atılması gerekmektedir. İtiraz yapmak istediğinizde yetkili merci, sulh ceza mahkemesidir. İşte süreç:

İtiraz dilekçesi hazırlayın: İdari gözetim kararına itiraz dilekçesi örneğini kullanarak dilekçenizi hazırlayın. Gerekçelerinizi açıkça belirtmeyi unutmayın.
Sulh Ceza Mahkemesine başvuru: Hazırladığınız dilekçeyi, yetkili sulh ceza mahkemesine teslim edin. Başvuru sırasında gerekli belgeleri ve kimlik bilgilerinizi sunmanız gerekebilir.
Mahkeme süreci: Sulh ceza mahkemesi, itiraz dilekçenizi ve gerekçelerinizi değerlendirir. Tarafların ifadelerini alabilir ve ilgili delilleri gözden geçirebilir.
Karar: Sulh ceza mahkemesi, itirazınıza ilişkin kararını verir. Karar size yazılı olarak bildirilir.

İdari Gözetim Kararına İtiraz Süresi: İtiraz Hakkınızı Kullanın

İdari  kararına itiraz hakkınızı kullanmak için belirli bir süreniz bulunmaktadır. Bu süre, kararın size tebliğ edildiği tarihten itibaren başlar. İtiraz süresi, genellikle kararın tebliğ edildiği tarihten itibaren 7 ila 15 gün arasında değişebilir. Bu süre içinde itiraz dilekçenizi yetkili merciye iletmelisiniz. Süre bitiminden sonra yapılan itirazlar genellikle kabul edilmez.

İdari Gözetim Kararına İtiraz UYAP’tan Nasıl Yapılır: Online İşlem Adımları

İdari kararına itiraz işlemini UYAP (Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi) üzerinden de gerçekleştirebilirsiniz. İşte adımlar:

UYAP sistemine giriş yapın: www.uyap.gov.tr adresine gidin ve sisteme giriş yapın.
İtiraz işlemine başvurun: Ana sayfada yer alan “Dilekçe Oluştur” veya benzer bir seçeneği seçin. Ardından “İdari Gözetim Kararına İtiraz” seçeneğini seçin.
Bilgilerinizi girin: İtiraz dilekçesi oluşturma aşamasında sizden talep edilen bilgileri eksiksiz ve doğru bir şekilde girin.
Dilekçeyi oluşturun: İlgili alanlara gerekli bilgileri girerek itiraz dilekçenizi oluşturun. Gerekçelerinizi açıkça belirtmeyi unutmayın.
Dilekçeyi onaylayın ve gönderin: Oluşturduğunuz dilekçeyi sisteme onayladıktan sonra gönderin. İşlem tamamlandığında size bir referans numarası verilecektir.
UYAP üzerinden yapacağınız itiraz işlemi, işlem adımları ve sistemdeki güncellemeler doğrultusunda değişiklik gösterebilir.

İdari Gözetim Kararına İtiraz Yetkili Mahkeme: Sulh Ceza Mahkemesi

İdari  kararına itiraz sürecinde yetkili mahkeme, sulh ceza mahkemesidir. İtiraz dilekçenizi yetkili sulh ceza mahkemesine sunmalısınız. Mahkeme, itirazınızı değerlendirerek hukuki süreci yönlendirecektir. Mahkemenin kararı size yazılı olarak bildirilecektir.

İdari Gözetim Kararına İtirazın Reddi: İtirazın Sonuçlanma Durumu
İdari kararına yapılan itiraz, mahkeme tarafından reddedilebilir. İtirazın reddi durumunda, mahkeme tarafından gerekçeleri belirtilerek bir karar verilir. İtirazın reddedilmesi durumunda, bu karar size yazılı olarak tebliğ edilir. İtirazın reddi halinde yargı yollarınızı değerlendirebilirsiniz.

İdari Gözetim Kararı Sonlandırma Tebliğ Formu: İşlemi Tamamlama Süreci

İdari kararının sonlandırılması için gereken adımlardan biri, sonlandırma tebliğ formunun doldurulmasıdır. Bu form, tarafınıza idari gözetim kararının sonlandırıldığını bildiren bir belgedir. Formun doldurulması ve yetkili merciye sunulması gerekmektedir.

Sonlandırma tebliğ formunun doldurulma ve teslim süreci, yerel mahkeme veya ilgili kurum tarafından belirlenen yönergeler doğrultusunda gerçekleşir. Formun eksiksiz ve doğru bir şekilde doldurulduğundan emin olmalısınız. Formun incelenmesinin ardından size bir onay veya bildirim iletilir.

Sınır Dışı Etmenin Önündeki Engeller; Hem AB hukuku hem de AİHS, sınır dışı edilmeye karşı, kamu yararı ile ilgili kişinin çıkarları arasında bir dengeyi gerektiren mutlak olmayan insan haklarına dayalı engellerin olabileceğini kabul etmektedir. Bunlardan en yaygını; Kişinin sağlığını (fiziksel ve zihinsel bütünlük dahil), çocukların yüksek yararını, aile birliğine olan ihtiyacı veya savunmasız kişilerin özel ihtiyaçlarını içeren özel ve aile hayatı hakkıdır.

Sınır Dışı Etmenin Önündeki Engeller; AB hukukuna göre iade prosedürü, çocukların yüksek yararı, aile hayatı, ilgili kişinin sağlık durumu ve geri göndermeme ilkesi dikkate alınarak uygulanmalıdır (İade Yönetmeliği Madde5).

AİHS kapsamında,

AİHS uyarınca, devletler, yerleşik uluslararası hukuk ve AİHS ile anlaşma yükümlülüklerine tabi olarak, yabancıların girişini, ikametini ve sınır dışı edilmesini kontrol etme hakkına sahiptir. Nitelikli (mutlak olmayan) hakların iadeyi hangi koşullar altında engelleyeceği konusunda kapsamlı içtihatlar bulunmaktadır. Nitelikli haklar, AİHS Madde 8-11. maddeler gibi yerleşik tanımlara sahip haklardır. AİHS’nin 8. maddesinde güvence altına alınan özel hayata ve aile hayatına saygı hakkı, 3. maddeye aykırı insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele riskinin bulunmadığı durumlarda sınır dışı edilmeye karşı bir kalkan olarak sıklıkla hatırlatılmaktadır.

Geri gönderilen ülkede AİHS’nin 5. veya 6. Maddelerinin ihlal edildiği iddiası olduğunda sınır dışı etme engelleri de dikkate alınabilir: örneğin, kişi yargılanmadan ayrım gözetmeksizin gözaltında tutulma riski altındadır; alenen adil olmayan bir yargılamada mahkûm edildikten sonra önemli bir süre hapis cezası alma riski; veya duruşmayı beklerken dinlenilme hakkının aleni olarak reddedilmesi. Başvurucunun ispat yükümlülüğü seviyesi yüksektir.

Örnek: Mamatkulov ve Askarov – Türkiye davasında, başvuranların Özbekistan’a iade edilmesinin, AİHS’nin 6. maddesini ihlal ederek, iade hakkından mahrum bırakılma konusunda gerçek bir risk oluşturup oluşturmadığı değerlendirilmiştir.

Örnek: Othman (Abu Qatada) / Birleşik Krallık davasında155 Mahkeme, AİHS’nin 6. maddesi. 3. madde uyarınca, üçüncü şahıslardan işkence yoluyla elde edilen delillerin yeniden yargılanması durumunda büyük ihtimalle aleyhinde kullanılabileceği için başvuran Ürdün’e gönderilememiştir.

Örnek: Birleşik Krallık Lordlar Kamarası olan EM Lübnan yerel davasında, nitelikli (mutlak olmayan) haklar – AİHS’nin 8. Maddesi gibi – açıkça ihlal edilecek şekilde ihlal ediliyorsa orantılılığı dikkate almaya gerek yoktur.

İdari gözetim kararına itiraz Dilekçesi

**İdari Gözetim Kararına İtiraz Dilekçesi Hakkında Kısa ve Özgün Yazı**

İdari gözetim kararı, genellikle kamu düzenini sağlamak veya bir tehlikeyi önlemek amacıyla yetkili idari makamlar tarafından alınan bir tedbirdir. Ancak, bu tür kararların adil ve hukuka uygun bir şekilde alınması gerekmektedir. Kararın hukuka aykırı olduğunu düşünen bireyler, haklarını korumak amacıyla itiraz etme hakkına sahiptir.

İtiraz dilekçesi, idari gözetim kararının gerekçelerine, hukuki dayanaklarına ve kişisel duruma ilişkin detaylı açıklamaları içermelidir. Dilekçede, kararın iptali veya değiştirilmesi talep edilirken, somut deliller ve yasal argümanlar sunulmalıdır. Ayrıca, dilekçenin ilgili makama zamanında ve doğru bir şekilde iletilmesi büyük önem taşır.

İtiraz dilekçesi hazırlarken hukuki danışmanlık almak, sürecin sağlıklı bir şekilde ilerlemesini sağlar ve başvurunun olumlu sonuçlanma olasılığını artırır. Bu nedenle, bireyler bu tür hukuki süreçlerde uzman yardımı almayı ihmal etmemelidir.

 

idari gözetim kararına itiraz dilekçesi. avevrak

İdari gözetim kararı, ilgili kişinin kamu düzeni veya kamu güvenliği açısından risk oluşturduğu durumlarda uygulanır. Bu karar, kişinin belirli bir süre boyunca gözlem altında tutulmasını öngörür. Ancak, bu karara itiraz etmek mümkündür. İtiraz dilekçesi, kişinin özgürlüğünün korunması ve hukuki haklarının savunulması açısından büyük önem taşır.

İtiraz Dilekçesi İçeriği:

  1. Başlık: Dilekçenin en üst kısmında “İdari Gözetim Kararına İtiraz Dilekçesi” başlığı yer almalıdır.

  2. Kişisel Bilgiler: İtirazda bulunan kişinin adı, soyadı, T.C. kimlik numarası, adresi ve iletişim bilgileri detaylı şekilde yazılmalıdır.

  3. Kararın Tebliği: İdari gözetim kararının ne zaman ve nasıl tebliğ edildiği belirtilmelidir.

  4. İtiraz Nedenleri: Karara itiraz edilme sebepleri açık ve net bir şekilde açıklanmalıdır. Bu bölümde hukuki dayanaklar, olgusal hatalar veya hukuka aykırılık iddiaları dile getirilmelidir.

  5. Sonuç ve Talep: Dilekçenin sonunda, itirazın kabul edilerek idari gözetim kararının iptal edilmesi talep edilmelidir.

 

İdari gözetim kararına itiraz yetkili sulh ceza

İdari gözetim, yabancıların sınır dışı edilmesi veya Türkiye’de kalış sürelerinin dolması gibi durumlarda, belirli bir merkezde tutulmalarını ifade eder. Bu süreçte alınan idari gözetim kararlarına karşı, yabancıların haklarını koruma amacıyla itiraz hakkı tanınmıştır.

İtiraz süreci, kararın tebliğ edilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır. İtiraz, yabancının bulunduğu yerdeki yetkili Sulh Ceza Hakimliği’ne yapılır. Sulh Ceza Hakimliği, yapılan itirazı en geç beş gün içinde inceler ve karara bağlar. İtirazın incelenmesi sırasında, gözetim altında tutulan kişinin ifadesi alınabilir ve sunulan belgeler değerlendirilir.

Sulh Ceza Hakimliği’nin verdiği karar kesindir ve idari gözetim süresince hakların ihlal edilmemesi, hukuk devletinin önemli bir gereğidir. Bu süreç, yabancıların hukuki güvencelerini temin etmek ve adil bir yargılama süreci sunmak adına kritik öneme sahiptir.

İdari gözetim kararına itiraz süresi var mi

İdari gözetim kararı, yabancı uyruklu kişilerin belirli durumlarda sınır dışı edilene kadar gözetim altında tutulması anlamına gelir. Bu karar, genellikle kamu düzenini, kamu güvenliğini veya kamu sağlığını tehlikeye atan durumlarda alınır. İdari gözetim kararı alındığında, kişilerin bu karara karşı hukuki yollara başvurabilme hakkı bulunmaktadır.

**İtiraz Süresi ve Süreci**

İdari gözetim kararına itiraz etmek isteyen kişiler, bu kararı tebliğ aldıkları tarihten itibaren 7 gün içinde idare mahkemesine başvurabilirler. İtiraz süreci şu şekilde işler:

1. **Başvuru Yapılması:** İdari gözetim kararının tebliğinden itibaren 7 gün içinde kişi veya avukatı, idare mahkemesine başvuruda bulunur. Başvuru dilekçesinde, gözetim kararının hukuka aykırı olduğunu belirten gerekçeler sunulur.

2. **Mahkeme İncelemesi:** Mahkeme, başvuruyu öncelikli olarak değerlendirir ve genellikle hızlı bir şekilde karar verir. Bu süreçte mahkeme, gözetim kararının hukuka uygun olup olmadığını inceler.

3. **Karar:** Mahkeme, başvuruyu haklı bulursa idari gözetim kararını iptal eder ve kişinin serbest bırakılmasına karar verir. Aksi durumda, mahkeme kararı onaylayabilir ve kişi gözetim altında kalmaya devam eder.

**Sonuç**

İdari gözetim kararına itiraz süresi, kişilerin hukuki haklarını koruma açısından önemlidir. Bu süre içinde yapılan itirazlar, idari işlemlerin hukuka uygunluğunun denetlenmesi ve birey haklarının korunması açısından kritik bir rol oynar. Bu nedenle, idari gözetim kararı ile karşılaşan kişilerin, belirtilen yasal süre içerisinde itiraz haklarını kullanmaları büyük önem taşır.

İdari gözetim kararının kaldırılması

**İdari Gözetim Kararının Kaldırılması**

İdari gözetim kararı, genellikle kamu güvenliğini, düzenini ve toplum huzurunu sağlamak amacıyla yetkili idari makamlar tarafından alınan bir tedbirdir. Bu karar, gözetim altına alınan bireylerin hareket özgürlüğünü kısıtlayarak belirli bir yerde kalmalarını veya belirli koşullara uymalarını gerektirebilir. Ancak, bu kararın süresi sınırlı olup, belirli koşulların sağlanması durumunda kaldırılabilir.

İdari gözetim kararının kaldırılması, ilgili bireyin veya avukatının talebi üzerine, kararın dayandığı sebeplerin ortadan kalktığının veya gereksiz hale geldiğinin kanıtlanması ile mümkün olabilir. Bu süreçte, idari makamlar tarafından yapılan değerlendirmede, gözetim altındaki kişinin toplum için artık bir tehdit oluşturmadığı, kamu düzenini bozmayacağı ve yükümlülüklere uyacağına dair güçlü kanıtlar sunulması önemlidir.

Gözetim kararının kaldırılması, bireylerin özgürlüğüne kavuşmasını sağlarken, aynı zamanda hukuk devleti ilkesinin bir gereği olarak birey hak ve özgürlüklerinin korunmasına da hizmet eder. Bu süreç, adil bir yargılama hakkının bir parçası olarak değerlendirilmeli ve keyfi uygulamalardan kaçınılmalıdır. İdari makamların, gözetim kararını kaldırma taleplerini tarafsız ve objektif bir şekilde incelemesi, hukukun üstünlüğü ilkesine uygun hareket etmesi büyük önem taşır.

İdari gözetim kararına itirazın reddi

İdari gözetim kararına itirazın reddi, bireyin özgürlüğünü doğrudan etkileyen ciddi bir durumdur. İdari gözetim, genellikle kamu düzeni veya güvenliği açısından tehlike arz eden kişilerin, belirli bir süreyle sınırlandırılmasını içeren bir tedbirdir. Bu kararlar, genellikle göçmenler, sığınmacılar veya kamu güvenliğini tehdit eden kişiler için uygulanır.

İdari gözetim kararına itiraz hakkı, hukuk devletinin temel ilkelerinden biridir. Bu hak, bireyin kendisine karşı alınan kararların yargı denetimine tabi tutulmasını sağlar ve adil yargılanma hakkının bir parçasıdır. İtirazın reddedilmesi ise, hukuki süreçlerin ve sunulan delillerin yetersiz bulunduğu anlamına gelebilir.

İtirazın reddedilmesi, başvuranın gözaltında kalma süresinin devam etmesi anlamına gelir. Bu durumda, kişinin haklarının korunması ve gözetim sürecinin hukuka uygunluğunun denetlenmesi önemlidir. Ayrıca, itirazın reddi kararının gerekçeli olması, bireyin neden bu karara itirazının kabul edilmediğini anlamasına yardımcı olur.

Sonuç olarak, idari gözetim kararına itirazın reddi, bireyin özgürlüğünü sınırlayan ciddi bir durumdur ve bu sürecin adil, şeffaf ve hukuka uygun bir şekilde yürütülmesi gereklidir.

İdari gözetim kararı SONLANDIRMA Tebliğ Formu

**İdari Gözetim Kararı Sonlandırma Tebliğ Formu**

İdari gözetim kararı, belirli bir süre boyunca idari makamlar tarafından bireylerin davranışlarının izlenmesi ve kontrol edilmesini kapsayan bir uygulamadır. Bu tür bir karar, genellikle kamu düzenini sağlamak, suç işlenmesini önlemek veya toplumsal güvenliği korumak amacıyla alınır. Ancak belirli şartlar yerine getirildiğinde veya gözetim süresi sona erdiğinde, idari gözetim kararının sonlandırılması gerekir. Bu durumda, ilgili kişiye kararın sona erdiğini bildirmek amacıyla “İdari Gözetim Kararı Sonlandırma Tebliğ Formu” kullanılır.

Bu form, idari gözetim altında bulunan kişiye, gözetimin sona erdiğini resmi olarak bildiren bir belgedir. Form, kişiye idari gözetimin hangi tarihten itibaren sona erdiğini, gözetim süresince yerine getirilmesi gereken yükümlülüklerin artık geçerli olmadığını ve herhangi bir yasal takip veya kontrolün sona erdiğini bildirir.

Formun amacı, hem idari gözetim altında bulunan kişiyi bilgilendirmek hem de bu bilgilendirmenin resmi bir kayıt altında tutulmasını sağlamaktır. Bu şekilde, idari işlemler şeffaflık kazanır ve bireylerin hakları korunmuş olur. Ayrıca, idari gözetim kararlarının sona erdirilmesi sürecinde olası karışıklıkların önüne geçilir ve hukuki süreçlerin düzenli işlemesi sağlanır.

Özetle, “İdari Gözetim Kararı Sonlandırma Tebliğ Formu,” idari gözetim sürecinin şeffaf ve düzenli bir şekilde sona erdirilmesini sağlayan önemli bir araçtır. Bu form, bireylerin haklarının korunması ve idari işlemlerin düzenliliği açısından kritik bir rol oynar.

İdari gözetim kararına itiraz yetkili mahkeme

**İdari Gözetim Kararına İtiraz: Yetkili Mahkeme**

İdari gözetim kararı, idari makamlar tarafından kamu düzenini, güvenliğini veya sağlığını koruma amacıyla alınan ve bireylerin belirli bir süre boyunca gözetim altında tutulmasını öngören bir tedbirdir. Bu kararlar, genellikle yabancıların ülkede kalış sürelerinin dolması, sınır dışı edilme sürecine tabi tutulmaları veya kamu düzenini tehdit edici faaliyetlerde bulunmaları durumunda alınır.

İdari gözetim kararlarına karşı bireylerin haklarını korumak amacıyla itiraz etme hakkı tanınmıştır. Türkiye’de idari gözetim kararına itiraz edilebilecek yetkili mahkeme, Sulh Ceza Hakimlikleridir. Sulh Ceza Hakimlikleri, idari makamlar tarafından alınan kararların hukuka uygun olup olmadığını denetlemekle yükümlüdür. İtiraz süreci şu şekilde işler:

1. **İtiraz Dilekçesi:** İdari gözetim kararına maruz kalan kişi veya avukatı, kararı öğrendiği tarihten itibaren 7 gün içinde Sulh Ceza Hakimliği’ne itiraz dilekçesi sunar.

2. **İnceleme ve Karar:** Sulh Ceza Hakimliği, itiraz dilekçesini aldıktan sonra dosya üzerinden inceleme yapar. Gerektiğinde duruşma açarak tarafların beyanlarını dinleyebilir. Mahkeme, idari gözetim kararının hukuka uygun olup olmadığını değerlendirir.

3. **Sonuç:** Sulh Ceza Hakimliği, itirazı kabul ederek idari gözetim kararını iptal edebilir veya itirazı reddederek kararın devamına hükmedebilir. Mahkeme kararı, kesin ve bağlayıcıdır.

İdari gözetim kararlarına itiraz süreci, bireylerin hukuki güvencelerinin sağlanması açısından önemli bir mekanizmadır. Bu süreç, hukukun üstünlüğü ilkesine uygun olarak, idari makamların yetkilerini hukuka uygun şekilde kullanmalarını sağlar ve bireylerin temel hak ve özgürlüklerinin korunmasını temin eder.

ASŞ kapsamında,

ASŞ uyarınca, Şartın 19(8) Maddesi. 1. Madde, bir Sözleşmeci Devletin topraklarında yasal olarak ikamet eden göçmen işçilerin, ulusal güvenliği tehdit etmedikçe veya kamu yararına veya ahlakına aykırı davranmadıkça sınır dışı edilmesini yasaklamaktadır.

ASŞ, devletin bir göçmen işçinin eşine ve/veya çocuklarına oturma izni vermiş olması durumunda, göçmen işçinin kendi oturma iznini kaybetmesinin, aile üyelerinin bir göçmen işçinin oturma iznine sahip olması halinde, aile üyelerinin bağımsız ikamet haklarını etkilemeyeceğine karar vermiştir.

Yeterince uzun bir süre bir ülkede ikamet eden yabancı uyruklular, bu ikametin yasal olup olmadığına veya ilgili kişilerin düzensiz statüsünün zımnen kabul edilmiş olup olmadığına bakılmaksızın, diğer yabancı uyrukluları sınır dışı edilmekten koruyan kurallar kapsamında olmalıdır.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Avukat

Aliye YILDIZ VARSIN

Scroll to Top